Terakki’ye de bu yakışır.
Tiyatro ne işe yarar?
Bu sorunun cevabı çok. Herkesin kendine göre… Tiyatrocuların cevabı daha sanatsal, öğretmenlerin ise eğitim yönünü öne çıkaran gerekçeleri olacaktır. Seyirci içinse eğlendirmeden, düşündürmeye, hayatı göstermeye, ayna tutmaya kadar uzanan geniş bir yelpazeye yerleşir tiyatronun önemi ve varlık gerekçesi.
Sahne üstü ile sahnenin karşısındakilerin de bu konudaki yorumu farklı olacaktır…
Bu kitapçığa ulaştığınıza göre, okul tiyatrosu ile ilgilisiniz ve Terakki Vakfı Okulları’nın ‘Gençlik Tiyatroları Festivali’nden haberdarsınız. On yılı geride bırakan bu festivalde her yıl seçici kurulda yer aldım ve gerek öğretmen-yönetmenlerle, gerekse öğrenci-oyuncularla çalışmalarına, izlenimlerine ilişkin konuşmalar yaptım. Bu konuşmalarda her zaman öğrenmeye çalıştığım, bir oyunu nasıl seçip, nasıl kotardıkları oldu.
Böyle bir şeyi neden öğrenmek istedim?
Çünkü tiyatro, sanatların içinde en sosyal olanıdır. Birlikte üretilir, sahne üzerinde gördüğümüz şey. Oyunun seçiminden, çalışılmasına, sahnelenmesine kadar, bu çalışmaya katılan bazı kişilerin de görülmemeye katlandıkları bir yaratıdır. Dekor, kostüm tasarımcısını, ışıkçıyı, sahne gerisinde belki de sahnedekilerden daha fazla bu oyun için ter döken bu insanları, biz seyirciler görmeyiz, hatta alkışlamaya bile üşeniriz.
Bütün bunları tiyatroya aşina olan çoğumuz biliyoruz. Bu girişi yapmamın nedeni tiyatro ile eğitim kurumlarının ilişkisini vurgulamak içindi.
Eğitim kurumlarında niçin tiyatro yapılır?
Tiyatro, sosyal bir sanat olduğu için, bir arada yaratmayı, görev paylaşımını en iyi öğreten sanat dalıdır. Oyunun yaratım sürecinde herkes bir şeyler katar, hatta oyunla ilgisi olmayan öğrenciler, öğretmenler bile, seyirci olarak düşüncelerini söyleyerek… Hatta evlerinden dekor ve kostüm için aksesuarlar getirerek.
Öğrencinin kendini göstereceği bir yerdir sahne. Hem de bir şeyler öğrenerek… Sahnede yeniden yarattığı, kendinden bir şeyler kattığı karakterlerden, provalar boyunca çalıştığı öğretmen-yönetmenden birlikte olduğu arkadaşlarından…
Festivaller de bu işin en güçlü adımını oluşturur. Farklı sosyal sınıflardan, farklı eğitim anlayışlarıyla eğitim gören öğrenciler aynı sahneyi paylaşıp aynı havayı solurlar. Birbirlerinin neler yaptığını görüp, bilgi ve deneyimlerini paylaşırlar. Bu yalnız öğrenciler için değil, okul yöneticileri, öğretmenleri ve çalıştırıcıları için de geçerli.
İşte bu nedenle, Terakki Vakfı’nın düzenlediği ‘Gençlik Tiyatroları Festivali’ni önemsiyorum. Vakıf yetkililerinin ve Orhan Kurtuldu’nun çabasıyla on yıldır sürdürülen bu etkinliğin, sanat duyarlığı olan, yaratıcı gençleri ortaya çıkardığına, belki de okula girdiklerinde hiç düşünmedikleri yeni dünyaları keşfetmelerini sağladığına inanıyorum, inanmaktan da öte, daha sonraki yıllarda çalışmalarını gördüğüm bir zamanların öğrencileri bunu kanıtlıyorlar da.
İşin bir de seyirci yanı var. Bu festivallerin tiyatro seyircisi yaratılmasında, seyirci terbiyesi edinilmesinde çok büyük katkısı vardır. Yalnız öğrenciler için değil, onları izlemeye gelen, bir kısmı ilk kez tiyatro izleyen aileler için de.
Bütün bu etkinliklerden, çok somut sonuçlara ulaşılmadığını düşünenler olabilir. Gerek öğrencilerin aileleri gerekse okul yönetimleri arasında…
Spor karşılaşmalarında, bilgi yarışmalarında kazanılmış kupalar ve madalyaların özlemi içinde olabilirler. Burada bir noktayı hatırlamalarını isterim. Bugün çoğumuzun yakındığı, yaşadığımız sorunların temelinde, sosyalleşememenin ve ‘insan eğitimi’ eksikliğinin olduğunda hepimiz hemfikiriz. Zamanında çocuklarımızı yarışma yerine bir arada üretme, tartışma zeminini yaratabilseydik, belki de bunlarla karşılaşmayacaktık…
Terakki Vakfı’nın hem eğitim hem de sanat dünyamız için çok önemli bir katkı yaptığına inanıyorum. Yalnız yaptığı bu düzenlemeyle değil, başka okullara örnek oluşuyla, eğitim kurumları arasında yeni bir tiyatro rüzgârı yaratmasıyla da…
‘Terakki’ ismine en yakışan da budur zaten.
Keşke bu festivaller aylar sürse, keşke her okulda tiyatro yapılabilse, keşke herkes, insanı keşfetmek için bu yolda bir katkıda bulunabilse…
Hami Çağdaş
Eleştirmen
“Terakki Vakfı Gençlik Tiyatroları Festivali 1996-2005 kitabından”