….. “Hayatımda önemli dönüm noktalarını da çoğunlukla kulislerde yaşadım. “Bana ne kattı?” sorusuna gelince…
Tiyatro sadece bana “ben” olmamda yardımcı oldu.
….. İçinde bulunduğum her dakika bana tiyatrodan esinlenmiş bir hayatı yaşadığımı gösteren kanıtlar misali akıp gidiyor.
Bu yüzden ona hayatımın sonuna kadar minnettar kalacağım…
Teşekkür ederim hayat yoldaşım…”

Eren Noyan

….. “Bizim için birey olmak çok önemli bir olgudur. Eren’e bu bilinci kazandırmamızda bize en büyük yardımlardan birini tiyatro gösterdi. Seçim yaparken hayatı geniş bir perspektiften algılamayı, hayata değer vermeyi, kendince en doğru olanı yapabilmeyi, kanımca, Eren tiyatrodan edindi” …..

Eser Noyan

….. “Profesyonel anlamda ilk kez sahneye 12 yaşımda, Şehir Tiyatroları’nda çıktım.
O gün, bugündür sahnedeyim ve bu mükemmel bir duygu.
Şişli Terakki Lisesi’nde öğrenim görürken de sahne çalışmalarım devam etti. Öğretmenlerimin destekleri hem okulu hem de tiyatroyu birlikte yürütmemde çok etkili oldu. Tiyatro her zaman hayatımın bir parçası oldu ve olmaya devam ediyor. Şişli Terakki’deki günlerimi, öğretmenlerimi hasretle anıyorum; destekleri için teşekkür ediyorum.” …..

Özge Borak

“Kızımız Özge’nin okul yaşamı boyunca bizi çok etkileyen, okul yönetiminin kültür derslerine olduğu gibi sanata da önem vermesiydi. Bu sıcak ilişkinin ve desteğin etkisini, Özge’nin sanat yaşamı boyunca sürdüreceğine inanıyoruz. Nice yıllara.”

Selçuk Borak                      Buket Borak
Koreograf                                 Bale Sanatçısı
İst.Dev.Op. ve Balesi              İst.Dev.Op. ve Balesi

…..”Terakki Oyuncuları’ndan biri olabilmek, sanki okulun bir parçası olmak gibi geliyordu her zaman bana. Bu topluluğun içinde olmanın bana kattıklarını ancak mezun olduktan sonra tiyatro okumaya başladığım zaman fark ettim. Bir topluluk olmanın, lisedeki zamanımı tiyatroyla geçirmenin ve Cüneyt Hoca’mı tanımanın seçtiğim yolda bana kattıklarının farkındayım şu an…
Bir dahaki oyun ne zaman?…
Kimbilir…”

Gün Koper

“Şişli Terakki Okulu’nda sürekli bir tiyatro çalışması olması önemli. Bu çalışmanın başında Cüneyt gibi istekli ve yetenekli biri olması da büyük şans. Gün’ün annesi de babası da tiyatrocu, ancak onun tiyatrocu olma ve bu işin eğitimini görme kararı sanırım daha çok Terakki’deki tiyatro çalışmaları sırasında belirdi. Bu kararını değiştirmez ve bir gün iyi bir tiyatrocu olursa, Terakki’deki günlerine çok şey borçlu olacak.”

Macit Koper

“Terakki’de tiyatro yaşamım hem sosyal hem de bireysel açıdan hayatıma giren en önemli unsurlardan biri. Bugün kendimdeki bu güven duygusunu Terakki’deki tiyatro eğitimimdeki arkadaşlığa borçluyum. Terakki’ye ve oyunlarda birlikte rol aldığım arkadaşlarıma çok teşekkür ederim.”

Ahmet Berkman
Syracuse University, New York, ABD

“Lise birinci sınıftaydım. Eğlenmek ve boş vakit geçirmekten daha güzel hiçbir şey olmadığına inanırken, tamamen tesadüf eseri kendimi 1995 yılında bazı arkadaşlarımla birlikte lisenin tiyatro kolunda buluverdim. Başımızda Edebiyat hocamız Şenay Başoğlu, genç oyuncu Şişli Terakki mezunu Emre Altuğ ve Mustafa Dinç vardı ……. Kısa zaman sonra hayatım boyunca yapmak istediğim işe karar vermiştim bile. Ne olursa olsun tiyatroya devam edecektim ……. Şimdi Bologna Üniversitesi’nin DAMS Sanat Akademisi’nde Prof. Arnoldo Picchi Atölyesi’nde aktörlük çalışmalarıma devam ediyor, oyunlarda ve kısa filmlerde rol alıyorum…

Terakki’de başlayan yol buralara kadar uzandı işte, daha da uzayacak mutlaka. Annemin ısrarlı isteği ve güveni sayesinde.”

Yiğit Saner

“Oğlum Yiğit, şu sıralarda İtalya’nın Bologna kentinde Bologna Üniversitesi’nin DAMS (Güzel Sanatlar Akademisi) Tiyatro Bölümü’nde öğrenim görmektedir. Anaokulundan itibaren ortaokulun sonuna kadar ele avuca sığmayan, yaramaz bir çocuk olan ve enerjisini nereye kanalize edeceğini bilemeyen Yiğit, o yıllarda okul tiyatrosunda yönetmen olan Emre Altuğ sayesinde tiyatro ile tanıştı, bu yolla kendisini ifade etme şansını yakalayan Yiğit’in özgüveni gelişti, sorumluluk duygusu arttı ve yeteneğinin bilincine vardı …….

Bütün bunlar için önce Şişli Terakki Lisesi yöneticilerine, Şenay Başoğlu’na, Orhan Kurtuldu’ya ve Emre Altuğ’a teşekkür ederim.”

Handan Saner

……. “Gençlerin kültür ve sanat faaliyetleriyle üniversiteden önce lisede, hatta ortaokul yıllarında tanışmaları; hem birey olmaktan çıkıp kolektif bilinç edinmeleri açısından, hem de Türkiye’de sanatsal faaliyetlerin devamlılığı açısından son derece önemli. Bu anlamda Terakki, yani okulum yaptığı çalışmalarla bize en büyük destek ve diğer okullara da örnek bir kurumdur …….
Terakki ile bağım da kopmadı, okulumun tiyatro çalışmalarında yardımcı yönetmen olarak görev alıyorum.”

Burak Akyunak

“Burak’ın kişiliğinin gelişmesinde tiyatro çok büyük bir öneme sahip. Özgüveni, sosyal olabilmesi, sorumluluk bilinci tiyatro bilinci sayesinde gelişti.”

Noktanur Kefkep

“Sanatçı bir aile olmamıza rağmen Burak’ı hiçbir zaman yönlendirmedik. Buna rağmen inatla aynı yolda ilerlemesi bizim için çok mutluluk verici.”

Mücahit Akyunak

……. “Okulda en sevdiğim hocalarımın karşısında başarısızlığın verdiği utanç, ailemin karşısında eziklik ……. Bana kendimi en iyi ifade edebileceğim, bütün yeteneklerimi, zekamı göstereceğim ve belki de geleceğimi görebileceğim bir mucize gerekliydi ……. “İnsana insanı insanla anlatma sanatı” bunun için gerçek bir mucizeydi ve işte perde! 125 yıllık tarihimizde ilk kez katıldığı organizasyonda “bize de bu yakışırdı” diyerek Özel Övgü Ödülü’nü alıp hem tahsil hayatımı, yaşantımı kurtarmış, okulumun adına bir katkıda bulunmuş ve belki de en önemlisi geleceğimin mucizesini bulmuştum”…….

Okan Karacan

……. “Okan, ortaokuldan itibaren çok sosyal bir çocuktu, dersleri yüzünden sıkıntılar yaşıyordu. Lise hayatı ve tiyatro, O’na kendisini ifade etme fırsatı verdi,.. Okul öğretmenlerinin desteğiyle sosyal yönü ve kişiliği gelişti, lisedeki başarısını iş yaşamına da taşıyabildi…….
Oğluma katkıları için Şişli Terakki Lisesi’ne çok teşekkür ederim.”

Ören Karacan

“4 yıl önce başladı her şey. Tiyatro provasını izlemek için gittiğim salonda sahneye laf atmak suretiyle yönetmeni -ki o ana kadar tanışmıyorduk- rahatsız edince sahneye davet edildim. Aslında, tam bir davet de değildi bu; Cüneyt Yalaz sinirlenerek “oradan konuşmak kolay, sıkıysa gel sahnede söyle!” dedi, O anda normalde yapılmaması gereken bir şey yaptım : Sahneye çıktım! Ve bir daha da inemedim. Bunun sahnenin tozuyla filan ilgisi yoktu; sadece dostluk, dayanışma ve alkışlar cezbediciydi……. Sahnede etek giyip başörtüsü bağlamış biri için belki çok ciddi olacak; ama, tiyatroyu yaşam için bir çift kanat kabul edersek, sanırım Terakki’ye bu kanatlar için teşekkür borçluyum.”

İsa Sağlam

“İsa’nın davranış ve çevresiyle ilişkileri açısından yaşamını iki kısımda değerlendirebilirim; tiyatrodan önce ve tiyatrodan sonra” …….

Songül Sağlam